SANATIN SOSYOLOJIK BOYUTU: LUHMANN’IN TEORISINE WILLEM SCHINKEL’IN ELEŞTİREL YAKLAŞIMI

Author:

Number of pages:
156-172
Language:
Türkçe
Year-Number:
2024-14

Bu çalışmada, Niklas Luhmann’ın sosyal sanat sistemine yönelik bakış açısını eleştirel bir yaklaşımla inceleyen Willem Schinkel’in "The Autopoiesis of the Artworld After the End of Art" başlıklı, 2010 yılının Temmuz ayında Cultural Sociology dergisinde yayınlanan makalesi analiz edilmektedir. Schinkel, makalesinde, Luhmann’ın sistem teorisinin sanat dünyasını açıklamada yetersiz kaldığını, ancak bu teorinin sanat sosyolojisi ile ilişkilendirilebileceğini öne sürmektedir. Schinkel’e göre, sanat dünyasının oto-referansındaki değişimler, günümüz sanatının sosyal gerçekliği referans olarak kabul ettiğini ve "Sanatın Sonu" olarak tanımlanan dönemde sosyoloji biçiminde devam ettiğini göstermektedir. Luhmann, sistem teorisini kullanarak sanat sistemini formalist bir şekilde ele alır ve otopoietik (kendi kendini üreten) sosyal sistemin kapalılık kavramını çağdaş sanat dünyasına uygular. Schinkel, Luhmann’ın sanat sistemini yalnızca kendi kendine yeterli bir yapı olarak ele almasının, sanatın sosyolojik dinamiklerini göz ardı ettiğini savunur. Ayrıca, sanat eleştirisi, sanatçılar ve sanat kurumlarının rolünün bu sistemde yeterince değerlendirilemediğini belirtir. Sonuç olarak, Schinkel, sanatın sosyolojik bir olgu olarak ele alınması gerektiğini ve sanat dünyasının sosyal bir sistem olarak derinlemesine incelenmesi gerektiğini vurgular.

Keywords


This study critically analyzes Willem Schinkel's article titled "The Autopoiesis of the Artworld After the End of Art," published in the July 2010 issue of Cultural Sociology, which critiques Niklas Luhmann’s perspective on the social art system. In his article, Schinkel argues that while Luhmann’s systems theory falls short in fully explaining the art world, it can nevertheless be related to art sociology. According to Schinkel, changes in the art world’s self-referential nature indicate that contemporary art has embraced social reality as a reference, continuing in the form of sociology during the period referred to as the "End of Art." Luhmann’s theory approaches the art system in a formalist manner and applies the concept of closure inherent in the autopoietic (self-producing) social system to the contemporary art world. Schinkel contends that Luhmann’s view of the art system as a self-sufficient entity overlooks the sociological dynamics of art. He also points out that the roles of art criticism, artists, and art institutions are inadequately addressed within this framework. In conclusion, Schinkel emphasizes the necessity of understanding art as a sociological phenomenon and advocates for a more in-depth examination of the art world as a social system.

Keywords

Article Statistics

Number of reads 63
Number of downloads 73

Share

Uluslararası Sanat ve Estetik Dergisi
E-Mail Subscription

By subscribing to E-Newsletter, you can get the latest news to your e-mail.